top of page
Ara

HACİZ VE SATIŞ İSTEME SÜRELERİ

  • Yazarın fotoğrafı: Av. Doğukan EREL
    Av. Doğukan EREL
  • 1 Oca 2022
  • 8 dakikada okunur

GAYRİMENKUL VE MENKUL HACİZLERİNDE, HACZİN DEVAMLILIĞINI SAĞLAMAK İÇİN NE YAPMAK GEREKİR?




Her ne kadar 24/11/2021 tarihli İCRA VE İFLAS KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ile İİK 106 maddede değişikliğe gidilmiş ise de 87, 88, 106, 110, 111/b, 114, 115, 118, 124, 126, 127, 129, 130, 133, 242 ve 244 üncü maddeler ile 134 üncü maddenin dokuz ve onuncu fıkralarında bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan değişikliklerin uygulanmasına Adalet Bakanlığınca belirlenen il veya ilçelerde, 111/b maddesinin uygulanmasına ilişkin yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren başlayacağından, henüz yönetmeliğin çıkmamış olması ve Değişikliklerin hangi il veya ilçede ne zaman uygulanacağı Adalet Bakanlığının resmi internet sitesinde duyurulmamış olması nedeni ile eski satış prosedürü bu aşamada uygulanmaya devam etmektedir. Bu nedenle aşağıda anlatılanların eski ancak hala uygulanan satış isteme prosedürüne ilişkin olduğunu belirtmek isteriz.



İcra İflas Kanunu Madde 106/1'e göre; "Alacaklı, haczolunan mal taşınır ise hacizden itibaren altı ay, taşınmaz ise hacizden itibaren bir yıl içinde satılmasını isteyebilir. "


Dolayısı ile menkul hacizlerinde haciz tarihinden itibaren "6 ay",

gayrimenkul hacizlerinde ise haciz tarihinden itibaren "1 yıl"


içerisinde satış talep edilmelidir. Aksi halde haciz düşer. Bu husus kamu düzenini ilgilendirir ve resen gözetilir.


İLK SATIŞ TALEBİ İLE BİRLİKTE BİR MİKTAR SATIŞ AVANSI DA YATIRILMALIDIR!

İİK m.110/1'e göre; Bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmez veya icra müdürü tarafından verilecek karar gereği gerekli gider onbeş gün içinde depo edilmezse veya talep geri alınıp da kanuni müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz kalkar. Hacizli malın satılması yönündeki talep bir defa geri alınabilir

Ancak burada özellikle dikkat edilmesi gereken ve uygulamada en çok hataya düşülen husus; kanun maddesinde bahsi geçen 15 günlük süre, icra müdürünün satış avansı yatırılmasına ilişkin kararından itibaren satış avansının yatırılacağı süreye ilişkindir. Dolayısıyla satış avansı konusunda bir ayrım yapmak gerekir; 1-) İlk satış talebi ile birlikte yatırılan satış avansı 2-) İcra müdürünün kararı gereği yatırılan satış avansı (ek satış avansı)


1 . durumda bahsi geçen satışa avansı, ilk satış talebi ile birlikte yatırılması gereken avanstır ve bu avansın satış isteme süresi içerisinde yatırılması gerekir. 2. durumda sözü edilen satış avansı ise müdürlük kararından itibaren 15 gün içerisinde yatırılmalıdır.


Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/6780 E. , 2016/24709 K. 01.12.2016 tarihli kararı; (https://karararama.yargitay.gov.tr/)


"İİK'nun 110. maddesi hükmüne göre, satış talebi yapıldığında, icra müdürünün alacaklıdan satış avansını onbeş gün içinde depo etmesini talep etmesi gerekir. İcra müdürünce verilen süre içinde belirtilen satış avansı depo edilmez ise, anılan hüküm gereği haciz kalkar. Kanunda icra müdürünün ne kadarlık bir sürede satış avansı olarak yatırılması gereken miktarı belirleyeceği hususu yazılı değildir. Bu nedenle icra müdürlüğünce satış avansı ile ilgili bir süre verilmemiş ve alacaklı satış talebinden sonra satış avansı yatırmış ise, satış talep tarihi olarak satış avansının yatırıldığı tarihin kabulü zorunludur."


Bu nedenle örneğin 10.06.2019 tarihinde haciz konulan bir gayrimenkul için son satış isteme tarihi 10.06.2020'dir. Ancak 10.06.2020 tarihinde satış talebi gönderilmesi ve 11.06.2020 tarihinde satış avansı yatırılması durumunda süresinde talep edilen bir satıştan söz edilemeyecek olup haciz düşecektir. Ancak 10.06.2020 tarihli satış talebiyle birlikte bir miktar satış avansı yatırılması durumunda müdürlük, satış talebi ile birlikte yatırılan satış avansına ek olarak bir miktar daha satış avansı yatırılmasına karar verir ise bu karardan itibaren 15 gün içerisinde tekrar satış avansı yatırılması gerekecek aksi takdirde satış yine düşecektir.



HEM SATIŞ TALEBİ İLE BİRLİKTE SATIŞ AVANSI YATIRILACAK HEM DE İCRA MÜDÜRÜ AYRICA SATIŞ AVANSI YATIRILMASINA MI KARAR VERECEK?


Her zaman değil. Ek satış yatırılıp yatırılmayacağı hususu icra müdürlünün takdirindedir. Her ne kadar kanun lafzından icra müdürünün mutlaka satış avansına ilişkin ayrıca karar vermesi gerektiği gibi bir izlenim doğsa da uygulamada icra müdürü yatırılan satış avansının kabulüne (yatırılan satış avansının yeterli olduğuna) karar verebileceği gibi ek satış avansı yatırılmasına da karar verebilir. İşte bu durumda ek satış avansının yatırılması için İİK m.110/1'deki 15 günlük süre işlemeye başlayacaktır. Ancak icra müdürünün satış avansına ilişkin kararını beklemeksizin mutlaka ilk satış talebi ile birlikte bir miktar satış avansı yatırılmalıdır. Bu uygulamanın dayanağı İİK madde 59'dur;


İİK Madde 59; Takip masrafları borçluya aittir. Alacaklı, yapılmasını talep ettiği muamelenin masrafını ve ayrıca takip talebinde bulunurken borçlunun 62 nci maddeye göre yapabileceği itirazın kendisine tebliğ masrafını da avans olarak peşinen öder.


Bu nedenle geçerli bir satış talebinden söz edebilmek için satış isteme iradesini ortaya koyan avans yatırmış olmanın da varlığı aranmıştır.


SATIŞ AVANSI MİKTARI NE OLMALIDIR?


Satış avansının miktarı konusunda kanun bir sınırlama getirmemiştir.


Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/7852 E.,  2017/14546 K. 23.11.2017 tarihli kararı; https://karararama.yargitay.gov.tr/


"...Öte yandan, İİK'nun 59. maddesi uyarınca da; bir işlemin yapılmasını isteyen alacaklı o işlemin yapılması için gerekli masrafı avans olarak peşin yatırmalıdır. Az da olsa satış avansının yatırılmış olması halinde, usule uygun satış talebi yapılmış sayılır..."



Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/16797 E.,  2017/8807 K. 05.06.2017 tarihli kararı; (https://karararama.yargitay.gov.tr/)


"... Somut olayda taşınmazların, 10.08.2010 günü icra müdürlüğü kararı ile haczedildiği, alacaklı vekilinin 10.08.2010 tarihinde satış talebinde bulunduğu, (45TL+5TL) 50 TL’den ibaret satış avansının ise 03.05.2011 tarihinde yatırıldığı görülmektedir. Satış talebinden sonra icra müdürlüğünce satış avansının tamamlatılması konusunda herhangi bir süre verilmediği, haciz tarihinden itibaren iki sene olan satış isteme süresi içinde satış avansının az da olsa yatırıldığı, geçerli satış talebinde bulunulduğu, bu sebeple taşınmazlar üzerindeki haczin düşmediği anlaşılmaktadır..."



Yargıtay 23. Hukuk Dairesi         2018/117 E.  ,  2019/679 K. 25.02.2019 tarihli kararı; (https://karararama.yargitay.gov.tr/)


"...06.04.2012 tarihinde yatırılan 100 TL. satış avansının gösterildiğini, yatırılan satış avansının satış masraflarını tümüyle karşılayacak mahiyette olması gerektiğini, sıra cetveli ve derece kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek iptali ile yeniden sıra cetveli ve derece kararı düzenlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Şikayet olunan vekili; davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalının yasal süresinde satış isteyerek satış avansını depo etmesi nedeniyle haczinin devam etmesi ve davacının sıra cetvelinin 2,3,4 ve 5. sıralarına alınan hacizlerinin sonraki tarihler olduğu, düzenlenen sıra cetveli usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin istinaf başvurusu Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesince esastan reddedilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, şikayetçi vekilince temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.


SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetçi vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına 25.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi."



Kanundan ve Yargıtay kararlarından anlaşılacağı üzere çoğunluk görüş temsili olarak az da olsa bir miktar avansın yatırılmasının yeterli olacağıdır. Kanımızca da yatırılan avansın miktarı önemli değildir. Her halükarda İcra müdürünün her zaman İİK m.110'a göre ek satış avansı isteme olanağı mevcuttur. Zira haczin devamı için kanuna göre satış talebi gerekmektedir. Ancak satış süresini kesen satış talebi de her zaman gerçek anlamda satış sonucunu doğuran bir satış talebi olmamaktadır. Bu nedenle sadece haczin devamını sağlamak ve satış isteme süresini kesmek için gönderilen satış talebinin gerçek anlamda satış sonucu doğurmamasından dolayı (satış için diğer işlemlerin de gerçekleştirilmiş olması gerektiğinden) satış masraflarını karşılayacak miktarda avansın varlığı değil, temsili bir miktar satış avansının varlığı aranmalıdır.


Ancak bazen uygulamada icra dairelerinin satış avansının yetersiz olması nedeni ile satış taleplerini reddettiği görülmektedir. Fikrimce icra müdürünün satış talebini reddetmesi, haczin düşmesine sebebiyet vermeyecektir. Zira müdürlüğün satış talebini reddetmesi satış aşaması ile ilgilidir. Ancak haczin korunması için satış talep etmek yeterlidir. Görüşümüz bu yönde olmakla birlikte icra müdürünün satış talebini reddetmesi durumunda şikayet yolu açıktır.



YARGITAY İÇTİHADI BİRLEŞTİRME BÜYÜK GENEL KURULU Esas Numarası: 2016/4

Karar Numarası: 2018/1 Karar Tarihi: 16.02.2018 (https://lib.kazanci.com.tr)


"...Satış talebinin icra müdürlüğünce reddedilmesinin, satış talebi ve hacze etkisinin ne olacağı önem arz ettiğinden, bu konunun değerlendirilmesinde de fayda bulunmaktadır.

Hacizli malların paraya çevrilmesi kural olarak satış talebi üzerine gerçekleştirilir. Alacaklının satış talebi üzerine hacizli mallar paraya çevrilir (İİK m.106). Satış talebi ancak kesin haciz sahibi alacaklı tarafından yapılabilir; geçici haciz sahibi alacaklı satış talebinde bulunamaz (İİK m.108). Bunun yanında taşınır malların paraya çevrilmesi için borçlu da alacaklıyı beklemeden satış talebinde bulunabilir (İİK. m.113).

İcra müdürünün, satış talebinin reddine karar vermesi haczin düşmesi sonucunu doğurmaz, çünkü esas olan, alacaklının İİK’nın 106. maddesinde öngörülen süreler içinde satış istemesidir.

Öte yandan alacaklı, kanuni süreler içerisinde hacizli malın satışım talep etmiş ve gerekli giderleri peşin olarak ödemişse veya gerekli giderleri süresi içinde depo etmişse, artık icra müdürünün usulüne uygun olarak yapılmış bu talebi kabul etme yükümlülüğü vardır. İcra müdürü, kıymet takdirinin yapılmadığı gerekçesiyle veya diğer sebeplerle satış talebini reddedemez. Hatta icra müdürünün "satış talebinden nihayet" belli süre içinde satışı yapmak zorunluluğu vardır (İİK m.l 12, m. 123). Bu süreler geçtikten sonra yapılan satış geçerli olsa da, usulüne uygun satış talebine rağmen satışın yapılmaması icra müdürünün disiplin sorumluluğuna ve hukuki sorumluluğuna sebebiyet verebilir.

Bu noktada icra müdürünün, satış talebinin reddine ilişkin işleminin sonuçlarının ne olacağı önem kazanmaktadır.

İİK’nın 106. maddesindeki düzenleme ile alacaklının takibi sürüncemede bırakmaması amaçlanmıştır. Bu amaca uygun olarak alacaklı tarafından süresinde satış talebinde bulunulmuş, avans da yatırılmışsa, satış talebine ilişkin ret kararının, anılan yasal düzenlemeye uygun olan satış talebindeki haklılığı ortadan kaldıran bir karar niteliğinde bulunmadığını, sadece satışın fiilen yapılamayacağına yönelik bir tespitten ibaret olduğunu kabul etmek gerekir. Zira İİK’nın 106. maddesinde satışın istenmesinden söz edildiği, bu talebin icra müdürlüğü tarafından reddedilmesi hâlinde, talebin geçerliliğini kaybedeceğine dair hiçbir yasa hükmü bulunmamaktadır..."



NE KADAR SÜRE İLE SATIŞ TALEP EDİLMELİ VE AVANS YATIRILMALIDIR.


Hacizden sonraki ilk satış talebiyle birlikte satış avansı yatırılmalıdır. Ancak satış süresini kesen satış talebi ve satış avansı ile birlikte, her ikisinin gerçekleştirildiği veya satış avansının yatırıldığı tarihten itibaren yine süreler işleyeceğinden menkullerde 6 ay gayrimenkullerde 1 yıl içerisinde yine satış talep edilmelidir. İlk satış talebinden sonra devam eden satış talepleri için dosyadaki mevcut avansın kabulü talep edilip ayrıca satış avansı yatırılmasına gerek yoktur. Meğer ki icra müdürü ek satış avansına karar vermesin.


( Satış talebi örnekleri için talepler ve dilekçeler bölümüne bakabilirsiniz.)


DİĞER HACİZLİ VARLIKLARDA SATIŞ İSTEME SÜRELERİ


Araç ve taşınır mallarda 6 ayda bir satış talebi gönderilmesi gerektiğinden bahsettik. Ancak; borçlunun alacaklı olduğu icra dosyaları, banka mevduatı, kambiyo senetleri gibi varlıkların da haczi mümkün olduğundan acaba bu varlıkların haczi durumunda da satış isteme ve satış avansı yatırma yükümlülüğü mevcut mudur?


Kambiyo senedinin menkul bir varlık olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Borçlunun alacaklı olduğu icra dosyaları, banka mevduatı ise borçlunun 3. şahıslardaki menkul alacaklarıdır.


İİK Madde 106/2'ye göre; Borçlunun üçüncü şahıslardaki alacağı taşınır hükmündedir.


Bu nedenle bu varlıklar için de İİK m.106 gereği satış talep etme yükümlülüğü mevcuttur. Satış avansı yatırılması hususunda ise fikrimizce yine bu varlıkların paraya çevrilmesi, tahsili anlamında bir masraf gerekiyor ise bu masrafın satış isteme süresi içerisinde yatırılması gerekmektedir. Zira burada da alacağın tahsili için gerekli işlemlerin yapılması iradesinin oraya konulması anlamında yine bir avans gereklidir.


İİK Madde 59; Takip masrafları borçluya aittir. Alacaklı, yapılmasını talep ettiği muamelenin masrafını ve ayrıca takip talebinde bulunurken borçlunun 62 nci maddeye göre yapabileceği itirazın kendisine tebliğ masrafını da avans olarak peşinen öder.


Tabi burada varlıkların satılmasından ziyade tahsili, paraya çevrilmesi gibi işlemler söz konusu olacaktır.


Örneğin bankalarda bulunan mevduatın haczi tarihinden itibaren alacaklının 6 ay içerisinde haczedilen bakiyenin icra dosyasına ödenmesi için bankaya müzekkere yazılmasını talep etmesi gerekmektedir. Müzekkerenin yazılması için gerekli masrafın icra dosyasına yatırılması gerekmektedir.


(Paranın celbi talebi örnekleri için talepler ve dilekçeler bölümüne bakabilirsiniz)


Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/9010 E. ,2016/11603 K 19.04.2016 tarihli kararı;


"...Somut olayda; haciz, satılarak paraya çevrilmesi zorunlu mala değil, bankalardaki hak ve alacaklar üzerine konulmuş olup, İİK'nun 106. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre borçlunun üçüncü kişi bankadaki alacağı menkul hükmünde ise de, mahcuz para alacağı için satış söz konusu olmadığından, paranın icra dosyasına celbi talebinin, satış talebi gibi değerlendirilip buna göre inceleme yapılarak hüküm kurulmalıdır..."


Aynı şekilde borçlunun alacaklı olduğu icra dosyalarının haczi durumunda süresi içerisinde satış talebi gibi değerlendirilmek üzere paranın icra dosyasına celbi talep edilmelidir. Fikrimizce icra müdürlükleri arasındaki yazışmalar için masraf gerekmediğinden bu halde avans mahiyetinde bir masraf yatırmaya gerek yoktur.


Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/85 E. , 2017/5611 K. 06.04.2017 tarihli kararı;


İK'nun "paraya çevirme" başlığını taşıyan 106. ve devamı maddelerinde taşınır ve taşınmaz malların satış usulü düzenlenmiştir. Borçlunun üçüncü kişilerdeki alacağı, taşınır hükmündedir. Aynı Kanun'un 110. maddesinde ise; “Bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmez veya talep geri alınıp da, bu müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz kalkar” hükmü yer almaktadır.


Somut olayda; haciz, satılarak paraya çevrilmesi zorunlu mala değil, borçlunun alacaklı konumunda olduğu... 8. İcra Dairesi'nin 2011/11595 Esas sayılı dosyası üzerine konulmuş olup, İİK'nun 106. maddesinin 2. fıkrası hükmüne göre borçlunun bu takip dosyasındaki alacağı menkul hükmünde ise de, mahcuz para alacağı için satış söz konusu olmadığından, paranın icra dosyasına celbi talebinin, satış talebi gibi değerlendirilip buna göre inceleme yapılarak hüküm kurulması gerekir.



Kambiyo senetlerinin haczi durumunda ise fikrimizce yine satış süresi içerisinde kambiyo senedinin paraya çevrilmesi için gerekli işlemlerin yapılması yönünde bir talep gönderilmelidir.



*** Yukarıda yer alan yazı bilgi amaçlı olup, hukuki mütalaa ya da tavsiye niteliği taşımamaktadır. Somut olayda izlenecek yol farklılık gösterebileceğinden hak kaybına uğramamak adına bir avukata danışarak profesyonel hizmet almanız önerilir.




Comments


İcra-iflas.com / 2022 Her hakkı saklıdır © EREL HUKUK

  • YouTube
  • Twitter
  • Instagram
bottom of page